Günaydın Arkadaşlarıma,
Pazartesi sabahı haber yazmayacağım, sabah bir sosyal medyada yine onun fotoğrafını görünce, hayatını sizinle paylaşmak istedim.
Zorlu günler geçiriyoruz, kimi zaman pes ediyoruz, kimi zaman umudumuzu kaybediyoruz, kimi zaman sosyal medyada ülkemizi kurtarıyoruz, kimi zaman yazıp çizerek rahatlıyoruz.
Bahsedeceğim kişiyi kimsenin bilmediğini, görmediğini ya da en azından bir kere bile videosunu seyretmediğini zannetmiyorum, hayatı hakkında da bir sürü şey okumuş olabilirsiniz, ama ben belki de bilmeyen vardır diye ve benim yazıma denk gelirse okur, öğrenir diye yazacağım.
Adı Nick Vujicic.
1982 senesinde Avustralya’da dünyaya geldi, kendisi aslen bir Sırp.
Dünyada çok ender görülen Tetra-Amelia hastalığı yüzünden kol ve ayakları olmadan dünyaya geliyor Nick.
Okul yaşamı çok zorlu geçiyor, çünkü herkes onunla dalga geçiyor.
8 yaşında intihara teşebbüs ediyor, 10 yaşında kendisini suya atıyor, boğulmak istiyor ama her ikisinde de hayatını kurtarıyorlar.
Annesi ona 10 yaşlarındayken ” engellerine rağmen hayatla olan mücadelesi hakkında ” bir makale okuyor ve bu makale Nick’in hayatını değiştiriyor.
Büyük bir azimle, gündelik işlerini kendisi yapmak için kendisini eğitime veriyor ve bir süre gündelik tüm işlerini kendisi yapar hale geliyor.
Vücudunda bulunan sadece iki ayak parmağı ile yazmayı öğreniyor. Sonra normal bir çocuk gibi, genç gibi, her şeyi yavaş yavaş öğrenmeye başlıyor.
Bilgisayar kullanmayı, yüzmeyi, traş olmayı, dans etmeyi …
On yedi yaşına geldiğinde bu başardıkları ile Dünyaya adını duyuruyor. Dünyanın bir çok yerinde konuşmalar yapıyor. Bu arada da Dünyada ilk defa UZUVSUZ HAYAT adlı bir dernek kuruyor, bir çok engelliye, uzuvsuz doğanlara önderlik ediyor, yardım yapıyor, onları hayata bağlıyor.
” Kollar yok, Ayaklar yok, Sorun yok ” adlı kitabı satış rekoru kırıyor, yaptığı konuşmaları içeren DVD’ler satış rekoru kırıyor.
10 yaşından sonra hiç bir şekilde PES etmeyen bu adam, bugün evli ve bir çocuğu var.
Milyonlarca insan onun konuşmalarından ilham alıyor, DVD lerini seyrediyor, konuşmalarını İnternette takip ediyor ve gidip onu dinliyor.
PES ETMEK için her nedeni olan bir insan, tüm insanlara PES ETMEMENİN dersini veriyor.
Bu yazımı okuduktan sonra, Nick’in videolarını seyrederse belki daha iyi anlarlar yaşamda umutsuzluğa yer olmadığını. Sadece adını ve soyadını yazmanız kafi, karşınıza bir çok videosu çıkacaktır.
Bu Pazartesi’ye böyle bir yazıyla başlamak istedim, umarım keyifle okumuşsunuzdur.
Hepimiz için çok güzel bir hafta olsun.
Sevgiler & Saygılar
YORUMUZU BIRAKIN
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.