Menu

Sinema tutkum

Madem
Atatürk ve Sinema’dan başladık.

Ben de bizim kuşağın çok iyi bildiği
Pazar günleri 4 film birden anılarımdan bahsedeyim.

Ben çok sıkı bir sinema aşığıyım.
Çocukluğumdan beri böyle.

Ortaokulu Diyarbakır Lice’de 1970 lerde okudum.
O zamanlar Lice’de sinema yoktu.
Lisede yoktu.
Babam Cumhuriyet Savcısıydı, memurdu.
Lise için çare aranırken.
Teyzem Haluk’u Balıkesir’e gönderin,
Burada Balıkesir Lisesine gitsin, ben bakarım ona deyince,
Büyükbabam, anneannem ve teyzemle yaşamak üzere
Balıkesir’e geldim ve liseye başladım.

Daha 13 yaşındayım.
Lice’den Balıkesir’e,
Yani neredeyse hani tabiri caizse
Köyden şehre gelmek gibi bir şey.

Televizyon falan yok daha o zamanlar.
Sinema ile tanışmam o seneler.

O zamanlar Pazar günleri,
Sinemalarda 4 film birden oynatıyorlar.
Hayatımın en büyük eğlencesi.

Teyzem sabahtan sandviç, içecek, meyve paketimi yapar.
Sabah saat 10:00 ‘da sinemada yerimi alırdım.
Önce 2 film, arada öğlen yemeği, sonra 2 film daha.
4 film seyreder eve dönerdim.

O günlerden sonra sinema tutkum hiç bitmedi,
Videolar çıktığında, günde 2 3 hatta hafta sonları 6 7 film seyrettiğim olurdu.

Hala da o tutkum Netflix ile devam eder.
Bazen bütün gün kalkmadan film seyrederim.
Listelerim vardır,
Buradan, sosyal medyadan, arkadaşlarımdan duyduğum her filmi,
Mutlaka not ederim.
Excel listelerim vardır, seyrettiğim filmlerden oluşan.

Bloglarımda seyrettiğim filmlerin mutlaka yorumlarını yazarım.

Özetle,
Sinema bir tutku benim için.

Ve eminim bir gün,
Doruk ve Hazar romanlarımın filmini çekeceğim.
Çünkü sanırım sinemayı sevmemenin de etkisi le,
Romanlarımı kim okuduysa,
Bu romanın filmi çekilmeli demiştir 🙂

Kısmet bakalım,
Hayalini kurmak bile beni motive ediyor zaten 🙂

Sevgilerimle,

Benzer Yazılar

YORUMUZU BIRAKIN