Menu

Matematik ve Ahmet Hoca

Bizim zamanımızda Liseler Lise 2 den sonra fen ve Edebiyat diye ayrılırdı.
Ben hep FEN ci olmuşumdur.
Çünkü Edebiyat, Kompozisyon, Coğrafya falan öyle zor gelirdi ki..
Onun yerine boş zamanlarımda bile kendimce
2 3 bilinmeyenli denklemler yaratır, onları çözerdim.

Lise 3 de bir Matematik hocamız vardı,
Ahmet Hoca,
Çok severdim, açıkçası da 8 9 aldığım ad enderdir, genelde tam puan alırdım Matematikten.

Sonra Kocaeli DMMA’yı kazanıp,
Elektrik Mühendisliğinde okumaya başladım.
3. sınıftayken
Kandıra’ya arkadaşlarımı görmeye gitmiştim.
Kandıra Lisesine de uğradım,
Öğretmenlerimin ellerinden öptüm, sarıldık, sohbet ettik.

Ahmet Hocam,
Haluk birazdan matematik dersine gireceğim, hadi sen de gel dedi.
Nasıl heyecanlandım anlatamam size,
3 sene önce oturduğum sıralara oturdum.
Ahmet Hocam sağ olsun benden biraz bahsetti.
Lise zamanımı anlattı, şimdi üniversitede okuduğumu falan anlattı.

Sonra tahtaya sınıf için oldukça zor bir soru yazdı.
Hadi bakalım Haluk, kalk bunu çöz dedi 🙂

Bütün öğrenciler bana bakmaya başladı.
Neyse ki o kadar zor bir soru değildi,
Çözdüm, çocuklar heyecanla alkışladılar falan.
Anladım ki Ahmet Hocamın bana bir jestiydi o.
Çocuklara da canlı, güzel bir örnek.

Öğretmen o kadar önemli ki,
O öğretmenimi hayatım boyunca unutmadım.
Daha sonraki yıllarda vefat ettiğini öğrendim.
Bir başka il okuluna atanmış, orada da emekli olduktan sonra vefat etmiş.

Size dersi sevdiren öğretmendir.
O yüzden ben şahsen ÖĞRETMENLERİ çok ama çok severim.
İyi bir öğretmen
Çocuğunuzun hayatını kurtarabilir,
Hiç sevmeyeceği bir dersi, çok sevdirebilir.

Onların kıymetini bilelim…

Benzer Yazılar

YORUMUZU BIRAKIN