Deprem psikolojisi ve Mutluluk

Kim ne derse desin,
Bugünkü psikolojimizin altında,
Özellikle İstanbul’da yaşayanlarda
Bir Deprem endişesi var.

Yapılan açıklamalar,
Depremi bekliyoruz konuşmaları,
Bu psikolojiyi de derinden etkiliyor diye düşünüyorum.

Ben buradan Allah korusun bir deprem olsa,
Annem, kardeşim, arkadaşlarım, insanlarım ne yapar diye düşünmeden edemiyorsam,
Orada yaşayanların aklında bu sorunun olduğunu,
Ve bu sorundan dolayı
Bilinçli veya bilinçsizce bir korku, endişe olduğunu sanıyorum.

Mesela,
Burada yaşayan insanların böyle bir endişesi yok.
Çünkü Batı Afrika’da fay hattı yok.

En çok endişe duydukları şey SEL burada,
O da yağmur mevsiminde,
Çok yağmur yağdığında karşılaştıkları bir durum.
Senelerdir aynı olduğu için de,
Önlemlerini alıyorlar,
Kısa sürede toparlıyorlar, toparlanıyorlar.

Korku ve endişenin,
Mutsuzluk yarattığını hepimiz biliyoruz,
Sadece deprem de değil,
Yarın ne olacak endişesi,
Ekonomi, Döviz, Tarikatlar, Vakıflar,
Siyasi kavgalar, abuk sabuk demeçler,

O kadar çok korku ve endişe duyduğumuz şey var ki,
Mutlu olmaya çalışsak da,
Her defasında yere çakılıyoruz.

Nereye kadar böyle devam edecek,
Artık orasını kimse bilmiyor.

Minik mutluluklar ile ayakta durmaya çalışıyoruz.
Birkaç spor başarısına sarılıyoruz mutlu olabilmek için,
Neredeyse onu bile çok görenler var.

Allah sonumuzu hayır etsin diyelim.